1964'te doğan Cengaver Katrancı, Batı Berlin'de Türkiye'den gelen göçmenlerin yoğun olarak yaşadığı Kruezberg'de yaşayan binlerce göçmen çocuktan biriydi. Ancak daha 8 yaşındayken başına gelen korkunç ölüm bölünmüş Almanya açısından önemli sonuçlar doğurdu.
Cengaver, 30 Ekim 1972'de saat 13:00 sıralarında yanında bir arkadaşıyla birlikte Berlin'in ortasından geçen Spree Nehri kıyısına gitmişti. Amaçları nehirde yüzen kuğuları beslemekti. Nehrin kenarındaki küçük rıhtımda durmuş, kuğuları besliyorlardı.
Bir anda Cengaver dengesini kaybetti ve Spree'nin soğuk sularına düştü. Arkadaşının durumunu gören diğer çocuk çığlıklar atarak koşmaya, yardım istemeye başladı. Biraz ileride bir balıkçıyı gördü. Adam olay yerine doğru koşarken çocuğu da 100 m ilerideki sınır kapısına gönderdi.
Berlin'in Friedrichshain ve Kreuzberg semtlerini bağlayan, Spree üzerindeki Oberbaumbrücke 1961'de Berlin Duvarı'nın inşa edilmesiyle birlikte Doğu Berlin'le Batı Berlin'i ayıran sınırın bir parçası haline gelmişti. Adamın çocuğu gönderdiği sınır kapısı işte bu köprü üzerindeydi.
Balıkçı olay yerine gittiğinde Cengaver hala çırpınıyordu. Adam tam nehre atlamaya hazırlanırken Doğu Alman muhafızların ateşine hedef olmaktan korktu. Spree suları Doğu Alman sınırlarındaydı ve adama göre izin almadan nehre atlamanın ölümcül sonuçları olabilirdi. Adam vazgeçti.
Az sonra nehirde bir Doğu Alman botu görüldü. Batı Alman gümrük memurları bota el işaretleri ve bağırışlarla geri dönüp çocuğu kurtarmasını söylediler. Bottakiler adamların ne dediğini anladılar da mı oralı olmadılar yoksa hiç mi anlamadılar bilinmez, bot yoluna devam etti.
Yarım saat bu şekilde kaybedildi. 13.30'da Batı Berlin polisi olay yerine geldi ve Doğu Alman muhafızlarıyla bitmek bilmeyen görüşmeler başladı. Rıhtımda toplanan yaklaşık yüz kişi çaresizce olan biteni seyretmeye koyulmuştu. İki dalgıç da nehre atlamak için izin bekliyordu.
Görüşmeler bir buçuk saat sürdü. Nihayet 15.00'de görevliler suya gird ve küçük çocuğun cansız bedeni ancak 15.30'da Doğu Berlin'e çıkarıldı. Doğu'ya özel izinle geçen annesi cesedi teşhis ettikten sonra Batı'ya getirdi. Cengaver annesinin isteği üzerine Ankara'da torağa verildi.
Olay Almanya'da geniş yankı uyandırdı. Tepkiler üzerine Batı Berlin Meclisi, ileride oluşabilecek başkaca kriz anlarında işbirliği yapabilmek için Doğu tarafındaki muhataplarıyla görüşme kararı aldı. Aralarında yalnızca bir nehir olan iki Almanya'nın arasında okyanuslar vardı.
Görüşmeler ancak 1975'te bir protokol anlaşması yapılmasıyla sona erdi, görüşmelerin başlamasından itibaren 3 çocuğun daha nehirde boğulmasından sonra.
Görüşmeler 3 yıl gibi uzun bir sürece yayılsa da Doğu Berlin ile Batı Berlin'in gerektiğinde insani amaçlarla diyalog kurma yolunu açtı. Duvar bürokrasisi yüzünden ölen 8 yaşındaki Cengaver, iki tarafa da karşı tarafta yalnızca düşmanların değil; hayatın da olduğunu anımsatmıştı.
Bugün Berlin'de Cengaver'in düştüğü yerin yakınlarında Berlin Duvarı yüzünden hayatını kaybedenlerin fotoğraflarının olduğu bir anıt var. Kuğuları beslemek isterken hayata veda eden Cengaver Katrancı oradan geçenlere tertemiz gülümsemesiyle insanlığı hatırlatmaya devam ediyor.
Alinti: Serkan Öztürk @avserkanozturk
Kaynak:fb Almancı sayfası