Yine çok şifalı, pek çok derde derman olan, ancak pek fazla tanınmayan bir bitki ile karşınızdayım. Her zaman söylediğim gibi “sorunlarımızın çözümü, hastalıklarımızın şifası doğada gizlidir.” İşte bu düşüncemin paralelinde sizlere pelin otu bitkisini tanıtacağım. Edgar Degas, Vincent van Gogh ve Pablo Picasso’nun inanılmaz resim yetenekleri bir yana hepsinin ortak noktası var mı? Bu üç sanatçı; pelin otu, anason ve rezeneden yapılmış bir bitki kaynaklı, alkol oranı yüksek içecek olan Absinthe’ye aşıktılar. Absinthe şu anda ABD’de ve diğer birçok ülkede yasadışı kabul ediliyor. Ancak Avrupa’da hala pek çok ülkede Absinthe yasal olarak satılmakta. Bu ünlü Avrupa içkisine dahil olması nedeniyle pelin otunu daha önceden birkaç kez duymuş olabilirsiniz. Ancak bu bitkinin aynı zamanda birçok yaygın ve ciddi sağlık sorununu gidermeye yardımcı olabildiğini biliyor muydunuz?
İşte bu çok doğru! Pelin otu, aslında bağırsak solucanlarını, özellikle yuvarlak solucanları ve iğne solucanları yok etmek için kullanılır. Tam anlamıyla söylemek gerekirse tüm parazitlerin temizlenmesi için pelin otu tavsiye ediliyor. Peki, pelin otu bu konuda ne kadar güçlü? Piyasadaki en güçlü anti-parazit bitkisel uyuşturucu olan ilaçların temel bileşeninin kaynağının pelin otu olmasından dolayı, bence bu bitkiye şükranlarımızı sunmalıyız.
Aslında pelin otunun faydası tabiî ki sadece parazitleri yok etmesiyle sınırlı değil. Bilimsel araştırmalar; pelin otunun kanser hücrelerini bile öldürdürebildiğini gösteriyor.
Anoreksiya, uykusuzluk, anemi, iştahsızlık, gaz, mide ağrısı, sarılık ve hazımsızlık gibi rahatsızlıkları tedavi etmek için de pelin otundan faydalanmak öneriliyor.
Pelin otu; alkollü içkilerde kullanılırken, aynı pelin otundan İncil’de bahsedilmektedir. Gerçekten az bulunur düzeyde ilginç bir bitki olduğu söylenebilir. Fakat bu ot; parazitleri öldürebilir ve kanseri gerçekten yok edebilir mi? Çalışmaların sonuçları bu soruya “evet” diyor ve pelin otu katılarak üretilen ilaçlar olumlu etkiler göstermeye devam ediyor.
Tabii ki, örneğin Absinthe gibi pelin otu ürünleri konusunda dikkatli olmak gerekiyor. Fakat bu otun ürünlerde ne kadar kullanıldığı konusunu araştırırsanız, tüm ürünlerde aynı oranda kullanılmadığı ve dolayısıyla da aynı etkiyi göstermeyeceğini görürsünüz. Dikkat etmeniz gereken tek şey aslında, kullandığınız üründe hangi dozda pelin otu kullanıldığıdır.
Pelin Otunun 6 Mucizevi Faydası
Sıtma ile savaşır!
Sıtma, sivrisinekler tarafından bulaşan insan kırmızı kan hücrelerini istila eden bir parazitten kaynaklanan bulaşıcı ciddi bir hastalıktır. Artemisinin (sıtma ilacı), Artemisia bitkisinden veya tatlı pelin otundan üretilmiş özleri içermektedir. Artemisinin pazardaki en güçlü anti – sıtma olan bitkisel bir ilaçtır ve sıtma hastalarının kanlarındaki parazit sayısını hızla azaltıcı etkiye sahiptir. Dünya Sağlık Örgütü, Artemisin içerikli tedavileri çok komplike olmayan sıtma vakalarının birinci basamak tedavisi olarak öneriyor.
Yakın tarihli deneyler Artemisinin sıtma parazitine karşı etkili olduğunu göstermiştir. Çünkü Artemisinin, serbest radikalleri üretmek için parazitteki yüksek orandaki demir ile tepki vermektedir. Bu şekilde üretilen serbest radikaller, daha sonra sıtma parazitinin hücre duvarlarını yok ediyor, sıtmayı ortadan kaldırıyor.
Kanser hücrelerini öldürür!
Yapılan son araştırmalara göre Artemisinin, demirle zenginleştirilmiş göğüs kanseri hücrelerini de sıtmaya neden olan parazitlere benzer şekilde öldürebiliyor. Bununla birlikte meme kanseri olan kadınlar için doğal bir kanser tedavisi seçeneği olarak kullanılıyor. Kanser hücreleri demir bakımından zengin olabilir. Çünkü genellikle hücre bölünmesini kolaylaştırmak için demir emiliyor. 2012 yılında araştırmacılar, meme kanseri hücrelerinin ve normal meme hücrelerinin, demir içeriğini en üst seviyeye çıkararak ortaya çıkan sonuçları incelediler. Hücreler daha sonra, bir pelin otu ekstraktı olan Artemisinin suda çözünebilen bir formuyla yeniden işlemden geçirildi.
Sonuçlar oldukça etkileyiciydi. Normal hücreler az bir değişiklik gösterdi ve sadece birkaç normal hücre öldürüldü. Ancak neredeyse tüm kanser hücreleri 16 saat içinde öldü. Biyomühendis Henry Lai, bir göğüs kanseri hücresinin normalden beş ila 15 daha fazla reseptör içerdiği için demiri daha kolay emdiğine ve dolayısıyla Artemisinin salgına karşı daha duyarlı olduğuna inanmaktadır.
Parazitlerden kurtarır!
Pelin otu; bağırsak solucanlarını, özellikle iğne solucanları ve yuvarlak solucanları ortadan kaldırmak için kullanılır. İğne solucanlar, doğrudan insandan insana bulaşan yumurtalar ile ABD’de en yaygın görülen solucan enfeksiyonudur. Yuvarlak solucanlar veya iplik kurtları, insan bağırsaklarını da enfekte eden parazitlerdir. Yuvarlak solucanlar öksürük, nefes darlığı, karın ağrısı, bulantı, ishal, dışkıda kan, kilo kaybı ve kusmukta veya dışkıda kurt bulunmasına neden olabilirken, iğne solucanlar, anal bölgede aşırı kaşıntıya neden olabilir.
Parazitler, sağlığımız için asla iyi ya da faydalı bir şey değildir. Ama çok şükür ki doğal ilaçlarla tedavi edilebilirler. Pelin otu (Artemisia absinthium), siyah ceviz (Juglans nigra) ve karanfil (Syzygium aromaticum) parazit kaynaklı bir enfeksiyonu öldürmek için birlikte kullanılır. Bu üç kaynak aynı anda alındığında, parazitin yaşam döngüsünü bozabileceği söyleniyor.
Crohn (sindirim kanalındaki kronik iltihap) hastalığını tedavi ediyor!
Almanya’da yapılan bir çalışmada, Crohn hastalığından muzdarip halen sürekli bir steroid almak durumunda olan 40 hasta incelendi. Bu çalışmada plaseboya (farmakolojik olarak hiçbir etkisi bulunmayan bir ilacın telkin yoluyla olumlu etki yaratması) karşı 10 hafta boyunca günde üç kez pelin otu içeren 500 miligram dozunda bir ürünün etkisini inceledi. Burada başlangıçtaki steroid dozu, 2. haftaya kadar sürdürüldü, bundan sonrasında ise tüm hastalar steroid içermeyen başka bir ilaçla tedavi edilmeye başlandı.
Araştırmacılar; Crohn hastalığının semptomlarında steroidlerin azalmasına rağmen pelin otu verilen 18 hastada % 90 oranında düzenli bir iyileşmenin olduğunu tespit ettiler. Sekiz hafta süren pelin otu tedavisinden sonra, plasebo grubunda ki, bu gruptaki 13 hastada semptomların % 65 oranında azaldığı gözlendi. Bu azalma, 20 haftalık sürecin 12 haftası boyunca, yani gözlem döneminin sonuna kadar sürdü ve Crohn hastalığının tedavisinde steroidlerin kullanılmasına gerek olmadığı görüldü.
Sonuçlar, Crohn hastalığı olan hastalarda steroid ihtiyacını azaltma veya ortadan kaldırma hususunda gerçekten etkileyici ve pelin otunun bu konudaki etkisi de ciddi anlamda düşündürücüdür. Bunlara ek olarak sonuçlar; pelin otunun, diğer standart Crohn hastalığı ilaçlarıyla elde edilemeyen ölçüde, ruh hali ve yaşam kalitesi üzerinde de pozitif etkilere sahip olduğunu göstermektedir.
Antimikrobiyal ve antifungal özellikleri içerir!
Klinik çalışmalar, pelin otu uçucu yağlarının antimikrobiyal etkiye sahip olduğunu göstermiştir. Tarım ve Gıda Kimyası Dergisinde yayınlanan araştırmalar, pelin otu yağının, E. coli (sağlıksız kırmızı et kaynaklı parazit oluşmasıyla ortaya çıkan böbreklere, bağırsaklara ve beyne zarar veren bir hastalık) ve salmonella (zehirleyici bir mikrop) da dahil olmak üzere çeşitli bakteri türlerine karşı geniş bir antimikrobiyal aktivite spektrumunu gösterdiğini ortaya çıkardı. Salmonella’nın 19.000 hastaneye yatış ve 380 ölümle yalnızca Amerika Birleşik Devletleri’nde 1 milyon kişide gıda kaynaklı hastalık oluşturduğu tahmin edilmektedir. E. Coli; ishalden idrar yolu enfeksiyonlarına, pnömoniye (zatüre, akciğer iltihaplanması) ve diğer hastalıklara kadar bir dizi soruna neden olabilecek bakteri türleriyle ilgili ciddi bir diğer rahatsızlıktır.
Pelin otu; sadece bakterileri öldürmekle kalmaz, aynı zamanda zararlı mantarları öldürdüğü tespit edilmiştir. Artemisia absinthium, arıtılmış uçucu yağı çok geniş bir yelpazede test edilen pek çok mantar türünün büyümesini engellemektedir. Pelin otu esans yağı testler sırasında antioksidan özellikler de göstermiştir.
Planta Medica’da yayınlanan bir başka araştırmada pelin otu yağının Candida albicans’ın (insanlarda oral ve vajinal enfeksiyonlara sebep olan bir mantar türü) büyümesini engellediği de tespit edildi. Aslında bu; ağızda, bağırsak yolunda ve vajinalarda bulunan en yaygın maya enfeksiyon türüdür ve ciltteki zarları olumsuz etkileyebilir. Bu bakımdan Candida albicans, her türlü yaygın ve hiç istenmeyen olumsuz etkilere sebep olabilir.
SIBO’ya (ince bağırsakta zararlı bakteri oluşması) karşı etkilidir!
Birçok kişi gastrointestinal sağlık (bağırsak sağlığı) ile ilgili sorunlar söz konusu olduğunda doğal sebepler ve alternatif tedavilere yönelirler. Araştırmalar, pelin otu gibi bitkisel ilaçların, ince bağırsağın bakteriyel olarak aşırı büyümesi veya SIBO semptomlarıyla savaşmada daha iyi veya daha etkili olduğunu gösteriyor.
Günümüzün tipik SIBO tedavisi, etkinlik oranlarının değişebildiği oral antibiyotiklerle sınırlıdır. 2014 yılında yapılan bir çalışmada, yeni teşhis konan 104 tane SIBO hastası, yüksek dozda rifaximin (SIBO ilacı) veya her hafta bir bitki tedavisi alıyor. Bu çalışma tam dört hafta sürüyor. Bitkisel ürünler, özellikle SIBO’ya yol açan en yaygın bakteri türlerine karşı geniş spektrumlu kapsama sağlıyor. İşte bu bitkisel tedavide pelin otu, kekik, kekik ve berberin özleri gibi anti-mikrobiyal bitkiler kullanılıyor.
Bitkisel tedavi gören hastaların yüzde 46’sı, rifaksimin kullananların yüzde 34’ü ile karşılaştırıldığında takip testlerinde SIBO’ya ilişkin herhangi bir kanıtlanabilir etki göstermedi. Ancak kullanmaya devam edildi. Rifaksimin kullanan kişilerde görülen yan etkiler; aşırı duyarlılık kurdeşen, ishal ve C. difficile kolit (ishal ve bağırsak enfeksiyonuna sebep olabilen bir bakteri türü) şeklinde sıralanabilirken, bitkisel tedavi görenlerde ishal dışında hiçbir yan etki görülmemiştir.
İşte bu çalışma, SIBO’nun yok edilmesi için bitkisel tedavilerin en az rifaximin kadar etkili olduğu sonucuna ortaya çıkarmıştır. Ayrıca pelin otu ile yapılan bitkisel tedavinin, rifaksimine yanıt vermeyen hastalar için de, üçlü antibiyotik tedavisi kadar etkili olduğu tespit edilmiştir.
Pelin otunun bitkisel kökeni ve kimyasal bileşenler
Pelin otu tam olarak nedir? Artemisia absinthium, daha çok papatya ailesi olarak bilinen Asteraceae veya Compositae ailesine ait, kokulu, uzun ömürlü bir maddedir. Bu artemisia bitkisi aromatik bir koku açığa çıkarır ve baharatlı, acı bir tada sahiptir. Artemisia ailesinin birçok türü tıbbi özelliklere sahip olma eğilimindedir. Artemisia vulgaris veya başka bir çeşidi olan pelin otu da tıbbi özelliği bulunan bitkidir.
Pelin otu bitkisi Avrupa, Afrika’nın ve Asya’nın bazı yerlerine özgüdür. Günümüzde ABD’de yaygın olarak yollarda veya yol kenarlarında yetişir. Çayır yosunları olarak da bilinen Artemisia absinthium, genellikle 1-3 ayak boyunda büyüyen kül rengi bir bitkidir. Yeşil veya beyaz renkli sapları, sarımtırak yeşil yaprakları kıllı ve ipeksi ince tüylerle kaplıdır. Bitkinin yaprakları doğal böcek ilacının depolandığı reçineli parçacıkları içeren bezlere sahiptir.
Tatlı pelin otu (Artemisia annua), tatlı annie, deniz pelin otu, yıllık pelin otu veya yıllık yabani ot olarak da bilinen pelin otu, ılıman bir Asya ikliminde doğal olarak bulunur. Ancak Kuzey Amerika’nın bir bölümünde tarımsal üretimi yapılan yaygın bir bitki türüdür.
Pelin otu, taze veya kurutulmuş olarak kullanılabilir. Bitkinin tüm kısımlarının (kök, yapraklar ve çiçekler) tıbbi kullanım alanı vardır. Pelin otu uçucu yağı, buharlı damıtmayla yapraklardan ve çiçeklerden elde edilir. Pelin otu uçucu yağı ile ilgili yapılan bir çalışmada, içeriğinde petrolün yüzde 93.3’ünü temsil eden en az 28 bileşen tespit edildi. Temel bileşenler β-pinen (yüzde 23,8) ve β-tujon (yüzde 18,6).
Thujone, pelin otunda bulunan potansiyel olarak zehirli kimyasaldır. Otu alkolden damıtmak, thujone konsantrasyonunu arttırır, bu da Absintheyi böyle tartışılabilir bir likör yapar.
Pelin otunun biyolojik açıdan aktif bileşikleri şunları içerir:
Asetilenler (trans-dehidromatrikaria ester, C13 ve C14 trans-spiroketalenol eterler ve diğerleri)
Askorbik asit (C vitamini)
Azulenes (chamazulene, dihydrochamazulenes, bisabolene, camphene, cadinene, sabinene, trans-sabinylacetate, phellandrene, pinen ve diğerleri)
Karotenoidler
Flavonoidler (quercitin 3-glukozid, quercitin 3-ramnoglucoside, spinacetin 3-glukosid, spinacetin 3-ramnoglucoside ve diğerleri)
Ligninler (diayangambin ve epiyangambin)
Fenolik asitler (p-hidroksifenilasetik, p-kumarik, klorojenik, protokateçik, vanillik, şiringik ve diğerleri)
Tanen (mazı tozu)
Thujone ve izothujone
Seskiterpen laktonlar (absinthin, artabsin, anabsinthin, artemetin, artemisinin, arabsin, artabin, artabsinolides, artemolin, matricin, isoabsinthin ve diğerleri)
Pelin otunun geçmişi ve ilginç gerçekler
Pelin otu (wormwood, yani Türkçe karşılığı kurt ağacı) adı, bitkinin ve özütlerinin, parazit solucanları ve diğer iç parazitleri vücuttan atan, anthelmintik, antiparazitik gibi bir bağırsak ilacı olarak çağlar öncesi kullanımı ile elde edilmiştir.
Antik Mısır zamanlarında, anal ağrıları dindirmek için ve şarabın bir katkı maddesi olarak yaygın olarak kullanılan bir şifalı bitki idi. Daha sonra, Avrupa tıbbında doğum eylemini başlatmak için kullanıldı. Geleneksel olarak Avrupa’da hazımsızlıktan kurtulmak, kabızlığı dindirmek için acı bir karın düzeltici olarak kullanıldı.
yüzyıl Fransa’sında favori alkollü bir içecek olan absinthe, bağımlılık yaptığı ve merkezi sinir sistemine geri döndürülemez hasar verdiği ve absinthism olarak bilinen ciddi yan etkilerle ilişkili olduğu söyleniyordu.
Absinthe; Ernest Hemingway, Henri de Toulouse-Lautrec, Édouard Manet, Edgar Degas, Vincent van Gogh, Pablo Picasso ve Oscar Wilde gibi çok tanınmış yazar ve sanatçılar tarafından popüler hale getirilen bir içkiydi. Manik depresif ressam Vincent van Gogh absinthe bağımlısıydı ve bazıları onun sürekli içmesinin ünlü ressamın tablolarının çoğunun (tujuonun halüsinasyon etkilerinden dolayı) yeşil veya sarımsı tonlarda olduğunu ve hatta ressamın epilepsisini arttırdığını iddia etmişlerdir.
Absinthe, çeşitli botanik ürünlerden türetilen bir anason aromalı özdür. Absinthe malzemeleri; pelin, anason ve rezeneye ait çiçek ve yaprakları içeriyor. ABD’de ve diğer birçok ülkede Absinthe yasadışıdır. Bununla birlikte, bazı Avrupa Birliği ülkelerinde bu maddenin kullanılma miktarı önemlidir ve kilogram başına 35 miligramdan daha az olduğu sürece yasaklanmaz.
Thujone, pelin otunda bulunan potansiyel olarak zehirli olan bir kimyasaldır. Alkollü damıtılmış Thujone, pelin otu konsantrasyonunu arttırır. Tozdan arınmış pelin ekstresi şu an vermut gibi alkollü içeceklerde aroma olarak kullanılmaktadır.
Pelin otu veya türevi kimyasal bileşenleri; Bram Stoker’in “Dracula” sından, John Locke’nin “Denemelerin”, hatta “Romeo and Juliet” e kadar birçok roman, oyun ve diğer sanat formlarında bahsi geçecek kadar ünlüdür.
Pelin otu bitkisi için İncil’de bile birkaç referans bulunuyor. Eski Ahit’te “pelin” kelimesi İbranice terim “la’anah” kelimesinden (Arapça ve İbranice’de “lanet” anlamına gelir) tercüme edilmiştir. Vahiy Kitabı’nın Yeni Ahit’inde de bahsediliyor: “Üçüncü melek, trompetine kulak verdi ve bir meşale gibi yanan müthiş bir yıldız, gökyüzünden nehirlerin üçte birine ve su kaynaklarına düştü. Yıldızın adı Pelin otudur. Suların üçte biri acı bir hale geldiği için birçok kişi bu acılaşmış sular içinde öldü. ”
Pelin otu nasıl kullanılır?
Pelin otu ticari olarak sağlık merkezlerinde, esansiyel yağ olarak ve ayrıca kapsül, tablet ve sıvı özüt formlarında bulunur. Aynı zamanda, bir infüzyon veya çay yapmak için taze veya kuru halde de kullanılabilir.
En azından, eğer varsa, kurutulmuş formda az miktarda kullanılabilir. Bir pelin otu, infüzyonu veya çay yapmak için, kurutulmuş veya taze 1 çay kaşığı pelin otu ve 1 yemek kaşığı papatya çiçeği bir fincan kaynar suyun içinde 10-15 dakika bekletilir. Çok güçlü ve acı olduğu için yapraklardan en fazla bir çay kaşığı kullanmanız önerilir. Daha uzun süreli bir etki için, daha güçlü, aynı zamanda daha acı bir çay içmeniz gerekiyor. Pelin otundan en iyi etkiyi elde etmek için çayın şekersiz olarak tüketilmesi önemlidir. Bu durumda çayınıza kuru nane veya anason ekleyerek acıyı daha dayanılabilir hale getirebilirsiniz.
Pelin otu çayları; özellikle gaza ve şişmiş bir mideye neden olabilecek ağır yemeklerden önce, sindirim için özellikle yararlı olabilir. Başlangıçta sadece birkaç yudum alınabilir. Çünkü sahip olduğu zehir gibi, güçlü acı tat, mide rahatsızlıkları üzerindeki tedavi edici etkisinin önemli bir bileşenidir. Ayrıca arada bir enerji toniği olarak da alınabilir.
Solucanlar veya parazitler gibi bağırsak sorunları için, hap biçiminde olan pelin otu takviyelerinden almak iyi olur.
Ev yapımı acı bir pelin otu çayı için pelin otu ve diğer bitkileri kullanabilirsiniz. Bu acılar sayesinde mükemmel bir sindirim sistemine sahip olabilirsiniz.
Pelin otu, yalnızca bir profesyonel gözetiminde tüketilmelidir. Yani doktora danışmadan asla alınmamalıdır. Her zaman belirtildiği gibi küçük dozlarda alınmalı ve düzenli olarak dört haftadan daha uzun süre alınmamalıdır.
Pelin otunun potansiyel yan etkileri, alerjileri ve etkileşimler
Pelin otu, kesinlikle uzun süreli kullanım için değildir. Aşırı tüketim, vücutta çok toksik bir etki yaratabileceğinden tavsiye edilen dozları aşmadığınızdan emin olun. Uçucu yağ olarak tüketimi de kesinlikle kısıtlı olmalı ve aslında mümkünse kuru formda tüketilmelidir.
FDA (Food, Drug Administration, yani gıda ve ilaç birliği) pelin otunun, thujone yağı toksisitesi nedeniyle dahili kullanım için güvenli olmadığını belirtiyor. Bununla birlikte thujone içermeyen pelin otu, ağız yoluyla alındığında, acı tadına da katlanılabiliyorsa yiyecek ve içeceklerle birlikte küçük miktarlarda tüketildiğinde güvenli olarak kabul edilebilir. Ancak pelin otu kesinlikle dört haftadan daha uzun süre veya önerilen dozlardan daha yüksek bir oranda kullanılmamalıdır. Aksi halde bulantı, kusma, huzursuzluk, uykusuzluk, baş dönmesi, titreme ve nöbetlere neden olabilir.
Absinthe gibi thujone içeren ürünler ağızdan alındığında güvensiz olabilir. Yan etkiler; huzursuzluk, uyku hali, kabuslar, nöbetler, baş dönmesi, titreme, kas zayıflığı, böbrek yetmezliği, kusma, mide krampları, idrar tutma, susama, kol ve bacakların uyuşması, felç ve hatta ölüm bile olabilir.
Hamileyseniz veya emziriyorsanız, pelin otunu herhangi bir biçimde almayın. Pelin otunun hamilelik ve emzirme döneminde çok ciddi olumsuz etkileri olduğu belgelenmiştir.
Pelin otu ve Asteraceae / Compositae ailesindeki diğer bitkiler için alerjiniz varsa, papatyalar da sizde alerjik reaksiyona neden olabilir.
Porfiri (vücudunuzda porfirin üreten doğal kimyasalların birikmesinden kaynaklanan bir grup bozukluk varsa), o zaman pelin otu yağında bulunan thujone vücudunuzun porfirinler denilen kimyasalların üretimini artırabileceğini bilmelisiniz. Bu durumda porfiri daha da kötüye gider.
Epilepsi veya diğer nöbet bozukluğunuz varsa, bu otu kullanmadan önce doktorunuzla konuşun. Pelin otu, nöbet eğilimi olan insanlarda, özellikle daha yoğun nöbetlere neden olur.
Pelin otu, böbrek rahatsızlığı olan insanlar için önerilmez. Pelin otu yağı, böbrek yetmezliğine neden olabilir. Böbrekle ilgili endişeleriniz varsa, doktorunuzla konuşmadan önce bu otu almayın.
Yüksek oranda thujone içerdiği için aromaterapide pelin otu uçucu yağının kullanımı önerilmez.
Pelin otunu, nöbetleri önlemek için kullanılan bir ilaç olan herhangi bir antikonvülsanla birleştirmeden önce doktorunuza danışın. Bu ilaçlar ve pelin otu beyin kimyasallarını olumsuz etkileyebilir ve pelin otu antikonvülsanların etkinliğini azaltabilir.
Pelin otuna dair genel düşünceler
Absinthe; pelin otu, anason ve rezeneden yapılmış bir tür botanik ruhudur. Ancak bu her insan için iyi değildir. Bağırsak solucanlarını, özellikle yuvarlak solucanları ve iğne yapılı solucanları ortadan kaldırmak için kullanılır ve piyasadaki en güçlü anti- sıtma olan bitkisel uyuşturucu artemisinin temel bileşen kaynağıdır.
Ayrıca kanser hücrelerini öldürdüğü ve iştahsızlık, uykusuzluk, anemi, gaz gibi semptomları ve hazımsızlığı tedavi ettiği tespit edilmiştir.
Spesifik olarak, bu bitkinin sıtmayı yendiği, göğüs kanseri hücrelerini öldürdüğü, parazitleri yok ettiği, Crohn hastalığını tedavi ettiği, antimikrobik ve antifungal özellikler içerdiği ve SIBO’yu tedavi ettiği ispatlanmıştır.
Pelin otu, ticari olarak sağlık merkezlerinde ve esansiyel yağ olarak, ayrıca kapsül, tablet, sıvı özüt formlarında bulunur. Aynı zamanda, bir infüzyon veya çay yapmak için taze veya kuru halde de kullanılabilir.
Wormwood yalnızca bir profesyonel gözetiminde kullanılmalıdır. Her zaman belirtildiği gibi küçük dozlarda alınmalı ve ara vermende dört haftadan daha uzun süre kullanılmamalıdır.
