Der gözlerini kırparak… Olan bitene anlam veremeyen Ahmet, önce eşine sonra babasına baktı ve koşar adımlarla babasının istediklerini getirmek üzere odayı terk etti. Odada sessizlik hakimdi. Sessizliği Ahmet’in ‘getirdim’ demesi bozmuştu.-Gel otur yanıma. Dedi babası.
Başını onaylarcasına sallayan Ahmet, hızla babasının yanına oturdu. Bir elinde kağıt, bir elinde kalem, meraklı gözlerle babasına bakmaya başladı. Babası; -Yaz. -Ne yazayım? -Aklına gelen bir şey yaz. Bunun üzerine Ahmet, bir cümle yazdı. Tekrar babasına baktı. -Sil şimdi onu. -Peki baba. Diyerek silmeye başladı. Silme işlemi bitince babası;
-Tekrar yaz bir şeyler. -Baba amacın nedir? Dedi Ahmet biraz durumdan sinirlenerek… -Sen dediğimi yap! Yaz. Bunun üzerine tekrar bir şeyler yazdı. Bunu gören babası; -Sil. Dedi. Ancak Ahmet artık sinirlenmişti. -Allah aşkına baba! Söyler misin? – Peki. Dedi gülümseyerek.